Eskiler "afakanlar" bastı diye
kullandıkları tabir Osmanlıda "hafakanlar" adından bir hastalıktır.
Özellikle genç kadınlarda görülen rahatsızlık kalp ritminin bozulması,
ateş yükselmesi ve ani terleme gibi belirtilerle kendini gösterir.
Günümüzdeki kırık kalp sendromuna benzer özellikleri vardır. Peki
hafakanlar bastı nedir? Hafakanın belirtileri nelerdir? Hafakanın
tedavisi var mıdır? Sizler için yıllarca söylenen Hafakanlar bastı
rahatsızlığının bilinmeyenlerini araştırdık.
Hafakan kelime kökü itibariyle Arapça'dan gelir. "Kalp çarpıntısı, hızı ya da kalp titremesi" anlamına
geliyor. Yıllardır "afakan" diye kullandığımız bu tabir
aslında Osmanlıca tıp kitaplarında "hafakan" diye geçmektedir. Osmanlı
yazmalarında rastlanan bu rahatsızlık kalp hastalıklarının genelini kapsamaktadır. Kadınlarda
erkeklere oranla daha fazla görülen kalp çarpıntısı yani hafakan
hastalığı, aşırı sinirli ve kansız kişilerde korku, heyecan, çok fazla
kahve ve çay tüketimine bağlı olarak ortaya çıkar Osmanlı'da ruhsal
hastalıklar olarak kabul edilen bu rahatsızlığın çeşitli tedavi
yöntemleri vardır. Özellikle doğal ilaçlar hazırlanarak hastalığın
belirtileri azaltılmaya çalışılırdı. Günümüzde yaygın olarak görülen
kırık kalp sendromunun eski çağlardaki adı olan hafakanlar bastı rahatsızlığı yürek zayıflığı gibi duygusal sorunlardan sonra görülür. Hastalık çay, kahve ve alkollü tüketimi sırasında artar.
HAFAKAN HASTALIĞININ BELİRTİLERİ NELERDİR?
- Göğüs ağrıları- Vücut ısısının aniden değişmesi
- Nefes darlığı
- Baş dönmesi
- Sinir krizi geçirme
- Aşırı terleme
- Eklem ağrıları gibi belirtilerle kendini gösterir.
HAFAKANIN TEDAVİSİ VAR MIDIR?
Bu hastalığın tedavisinde Osmanlı
zamanında reyhan bitkisinin kullanıldığı biliniyor. Reyhan ve limon
karıştırılarak hazırlanan içecekle hasta rahatlatılmaya çalışılırmış.
Bir diğer kullanılan bitki ise naneymiş. Nane de içerdiği çözücü ve
rahatlatıcı madde sayesinde kan düzeyini dengeleyerek kalp çarpıntısını
önlemiş olur.
HAFAKANA İYİ GELEN BESİNLER NELERDİR?
ELMA
İçeriğinde sakinleştirici madde bulunduran elma, düzenli
tüketildiğinde sinir hücrelerini kontrol eder. Bu sayede gergin
sinirleri yatıştırarak kan basıncını dengeler. Uzmanlar günde en az bir
tane tüketilmesini tavsiye ediyor.
NİLÜFER
Göllerde yetişen bu bitki içeriğinde lotus doymuş yağ barındırır. Bu
yağ vücuttaki tüm toksinleri atar. Ayrıca içeriğinde B vitamini
kompleksi barındıran nilüfer, hücrelerin mutasyona uğramasını önler.
Bağışıklığı güçlendirir. Hafta da bir bardak nilüfer çayı içerek bu
faydasından yararlanılabilinir.
Yorumlar